Merhum hocamız, (Abdülhakîm efendi hazretleri, yılbaşında bize hediye verirdi, biz de size verelim) diyerek, talebelerine hicrî yılbaşı günlerinde hediye verirlerdi.
Bütün kötülükler, kavgalar almak üzerinedir. Bütün iyilikler de, vermek üzerinedir. Dünyalık isteyen sevimsizleşir. Veren aziz, alan zelil olur. Kula değil, Allah’a el açmalı.
Bir gün Peygamber efendimiz, Hazret-i Ömer'e bir hediye gönderdi. Hazret-i Ömer, kabul etmeyip geri gönderince, Peygamber efendimiz kendisine, (Ya Ömer, gönderdiğim hediyeyi niçin kabul etmedin?) buyurdu. O da, (Yâ Resulallah, ben sizden duydum, “İnsan için hayırlı olan, kimseden bir şey almamaktır” buyurdunuz. Bu yüzden almadım) diye cevap verdi. Peygamber efendimiz, (Onu, isteyerek almak için demiştim. İstemeden verilen şey, Allahü teâlânın gönderdiği rızıktır. Onu alın!) buyurdu. Hazret-i Ömer de, (Allahü teâlâya yemin ederim ki, kimseden bir şey istemeyeceğim ve istemeden verileni alacağım) dedi.
Dünyanın ne olduğu birçok şekilde tarif edilmiştir. Bir tarifi de şudur:
Dünya, menfaat demektir. Menfaat için yapılan her şey dünyadır.
Helâlinin hesabı, haramının azabı olan dünyadan kurtulmak lazımdır. Yükü az olan, rahat eder. Fakat insanlar doymayıp, (Biraz daha! Biraz daha!) derler ve huzursuz olarak ölürler. Hâlbuki rızık bellidir. Kimse rızkını almadan dünyadan ayrılmaz. Bir mübarek zat, (Yerler demir, gökler bakır olsa, rızkımdan endişe duymam, çünkü Rabbim beni yaratmadan önce rızkımı takdir etti) buyurmuştur.
Dünya sultanı değil, âhiret sultanı olmaya bakmalı. Âhirette, dünya sultanlığı işe yaramaz.
(Dünya âhiretin tarlasıdır) hadis-i şerifindeki tarla, öyle bir toprak ki, ekince en az bire 10 veriyor. Üst sınırı yoktur. Toprağa dünyalık eken ise, koca bir hiç alır, hattâ zarara uğrar. Aklı olan hiç ile uğraşır mı?
Cennete ve Cehenneme giden iki yol vardır. Mescidler, Cennete giden yollardır. Mescide gelenler arasında iyi bir kimse varsa, onun hürmetine Allahü teâlâ diğerlerinin de günahlarını affeder. Allah, evine gelenleri boş çevirmez. Cehenneme götüren kötü yollar da malumdur, onlardan uzak durmalıdır.