CEVAP
Evet, daha kıymetlidir. Mesela, yazın sıcak ve uzun günlerde oruç tutmak, kışın kısa günlerde tutmaya göre daha sevab olur. Ancak o sıkıntılı ortamın, kendi elinde olmadan meydana gelmesi gerekir.
Fitne, fesat zamanında yapılan hizmetler de, çok kıymetlidir. Hele başka mâniler de araya girerse, bunları göğüsleyip yapılan ibadetin sevabı o kadar çoktur ki, ancak Allahü teâlâ bilir. Çünkü mâniler karşısında ibadeti yapmak güçlüğü, sıkıntısı, o ibadetlerin şanını, şerefini göklere çıkarır. Engelsiz kolay yapılan ibadetler, o kadar faziletli olmaz. Bir hadis-i şerif:
(Mümin, hastalanıp ibadet edemeyince, Allahü teâlâ, günahları yazan soldaki meleğe, “Onun günahlarını yazma” emrini verir. Sevabları yazan sağdaki meleğe de, “Ona sıhhatliyken yaptığı amellere verilen sevabların en güzelini yaz, ben onun durumunu bilirim ve onu bu hâle ben getirdim” buyurur.) [İbni Asakir]
Namaz kefareti
Sual: Ramazan ayının son cuma namazından sonra 4 rekât kefaret-i namaz kılınırsa, bütün kaza borçlarının affedileceği söyleniyor. Bu doğru mu?CEVAP
Hayır, doğru değildir. Bu, namaz sadece, namazları vaktinde kılmama ve geciktirme günahları için yapılan tevbenin kabulüne vesile olur.
Kefaret-i namaz ve mübarek zamanlarda yapılan diğer ibadetler, kaza edilmiş olan farz namazların, kazaya bırakma ve kazasını geciktirme günahlarının affolması maksadıyla yapılan tevbenin kabul olması içindir. Yoksa kılınmamış namazlar kaza edilmedikçe affolmaz. Nitekim oruç kefareti de, oruç borcunu ödemiyor, gün sayısınca orucun kazası da gerekiyor. (S. Ebediyye)
Bu dört rekâtlı namazın her rekâtında, bir Fâtiha, bir Âyet-el kürsi ve 10 Kevser sûresi okunur. (Kazaya kalan ve kazası geciken namazlarımın günahlarının affolması için, kefaret namazı kılmaya) diye niyet edilir. Cuma namazından sonra, ikindi namazına kadar kılınır.
Aynen ikindinin sünneti gibi kılınır. Ondan tek farkı, her rekâtın kıyamında Fâtiha’dan sonra 1 Âyet-el kürsi ile 10 Kevser sûresi okunur. Diğerleri aynıdır. Âyet-el kürsî'den ve Kevser’den önce Besmele okumak gerekmez, okunsa da zararı olmaz.
Hâlsiz hastanın namazı
Sual: (İslâm Ahlakı) kitabında, (Cemaatle kılmak için, camiye gidince, ayakta kılamayan hasta, evinde ayakta kılar) deniyor. Evinde ayakta kılabiliyorsa, camide niye kılamıyor?CEVAP
O ifadenin biraz öncesinde, (Ayakta kılınca, abdesti bozulan, oturarak kılar) ifadesi de geçiyor. Demek ki, eğilip kalkarken abdesti bozulabiliyor. Abdestinin bozulmaması için, oturarak kılınıyor. Hasta camiye kadar gidince hâlsiz kalıp ayakta kılamıyorsa, yorulmadan evinde ayakta kılması gerektiği bildiriliyor. Yani (Evinde iken, namazını ayakta kılabilen, evinde ayakta kılmalı, camiye gidip de oturarak kılmamalı) deniyor.