Cevap:
Üzerinde suret, yani insan veya hayvan resmi bulunan elbise ile namaz kılmak tahrimen mekruhtur. Cansız resimleri bulunursa, mekruh olmaz. İster hürmet, ister hakaret edilmek için olsun, ister büyük olsun, ister küçük olsun, canlı resmi yapmak haramdır. Hadîkada deniyor ki:
“Namazda giymese de, üzerinde canlı resmi bulunan elbiseyi giymek her zaman mekruhtur. Üzeri örtülü resim bulundurmak caizdir.” Nüfus kâğıdı, vesika, senetler ve başka lüzumlu ihtiyaçlar için, küçük resim çektirerek üzerleri örtülü olarak saklamanın caiz olduğu, buradan da anlaşılacağı gibi, İbni Âbidîn 5. cilt, 238. sayfasındaki 'Tenbih'ten de anlaşılmaktadır. Zevâcirdeki hadis-i şerifte;
(Elinize geçen resimleri yırtınız, bozunuz!) buyuruldu. Düşmanlığa, fitneye sebep olursa, karışmamalıdır. Peygamberlerin, Eshâb-ı kirâmın ve din büyüklerinden hiçbirinin resmi yoktur.
Onların resmi diye, gazetelerde, filmlerde görülen resimler, hep uydurmadır, bunlara itibar etmemelidir. Mübarek zatların resimlerini de yükseğe asmak haram olduğu gibi, bunları aşağı yerlere koymak da haramdır.Avret yerleri örtülü olsun olmasın, her yere büyük veya küçük canlı resmi yapmak haram olduğu gibi, bunu yapmak için alınan para da haramdır. Putperestliği önlemek için haram edilmiştir. Üzerinde canlı resmi bulunan elbiseyi namaz dışında da giymenin mekruh olduğu, Tahtâvînin İmdâd hâşiyesinde de yazılıdır.
***
Sual: Kıble tarafında manzara resimleri varsa, bu manzara resimlerine karşı namaz kılınabilir mi?
Cevap:
Cansız resimleri, mesela ağaç, manzara resimleri, nerede bulunursa bulunsun, bunlara karşı namaz kılmak mekruh olmaz. Çünkü, küçük, başsız ve cansız resimlere tapınılmamıştır. Güneş'e, Ay'a, yıldızlara ve yeşil ağaca tapanlar oldu ise de, insanlar bu şeylerin kendilerine taptılar, resimlerine tapınılmadı. Bunların aslına karşı namaz kılmak ise mekruh olur.
***
Sual: Namaz kılarken, birkaç kere secde-i sehiv gerektiren hata yapılırsa, her biri için ayrı ayrı secde-i sehiv mi yapmak gerekir?
Cevap:
Namaz kılarken birkaç kere secde-i sehiv icap etse, bir kere secde-i sehiv yapmak yetişir.
***
Sual: Selem yapılan mal, belli zamanlarda, taksit ile verilebilir mi? Satış bedeli peşin olmazsa selem sahih olur mu?
Cevap:
Selem yapılan mal, belli zamanlarda, taksit ile verilebilir. Semen ayn olsun, deyn olsun, pazarlık yerinde hepsi peşin teslim edilmelidir. Bunun için, bu satışa (Selem) denilmiştir. Hepsi peşin verilmezse, selem sahih olmaz. Borçlusuna, (Senden alacağım şu kadar lira, şu kadar litre veya kilo buğday için, selem olsun) dese, selem sahih olmaz. Çünkü semen deyn olup, pazarlık yerinde kabzedilmemiştir. Selem müddeti en az bir aydır. Peşin selem caiz olmaz. Selemde muhayyerlik şart edilmez. Mebî görülünce de muhayyerlik yoktur. Selemden, iki taraf uyuşarak, vaz geçilebilir ve bâyi semeni veya mislini veya kıymetini geri verir. Selem olunan mal, teslim vakti gelmeden önce çarşıda kalmazsa müşteri, isterse, piyasada bulununcaya kadar bekler. İsterse vaz geçerek parasını alır. Yerine başka şey almaz. Mebî, başkasına havale edilebilir. Bâyi semeni, müşteri de selem olunan malı teslim almadan önce bey’ edemezler (satış yapamazlar). Müşteri, selem malını, bâyi’ına (satıcıya) satamaz. Hediye edebilir. Semeni geri alır. (Tam İlmihal s. 821)