CEVAP
Buna benzer uygulamalar Hindistan’da da başlamıştı. Bu, Hindistan’da olduğu gibi, sanki küçük camilerdeki imamları kaldırıp merkezî camilerdeki imamlara uymaya hazırlık yapıldığı hissini veriyor.
Hindistan’da, bazı camilerde, Vehhabilerin imamsız olarak cemaatle namaz kıldıkları haberini aldık. Bu camilerin, büyük camiye bağlı olduğu, oradaki imamın sesini hoparlörle işiterek, o imama uyulduğu bildirildi. Hoparlör sesiyle ve televizyondaki imama uyarak kılanların namazlarının sahih olmadığı, Hindistan âlimlerinin Kerala’da çıkardıkları El-Muallim mecmuasının Rebiul-evvel 1406 ve Aralık 1985 tarihli sayısında uzun yazılıdır. 1981’de Pakistan’da çıkan Süyuf-ullahil-ecille kitabında da, hoparlörle namaz kıldıran imama uymanın caiz olmadığı yazılıdır. (S. Ebediyye)
Pakistan’da Camia-i Habibiyye üniversitesi dekanı, müderris Habib-ür-rahman, 1981’de hacca gidince, Vehhabi imamın hoparlörle namaz kıldırdığını görüp, namazlarını ayrı kıldığı için, ellerine kelepçe takılarak hapsedilmiş, hac yapmasına mani olunarak, geri gönderilmiştir. (İslam Ahlakı)
Bilmemek özür olur
Sual: Yurt dışında yaşayıp da, birkaç haramın, haram olduğunu hiç duymadığı için, (Bu haram değil) diyen kâfir olur mu?
CEVAP
Haram olduğunu bilmediği için (Bu haram değildir) diyen kâfir olmaz. S. Ebediyye kitabında, (Müslümanların çoğunun bildiği şeyleri bilmemek, öğrenmemek günah olur. İslam bilgilerinin yaygın olduğu yerde, cehalet yani bilmemek özür olmaz, günah olur) deniyor. Şimdi İslam bilgileri oldukça yaygınsa da, bazı konuları Müslümanların çoğu bilmiyor. Mesela kefirin, kımızın, hattâ müziğin bile haram olduğunu çok kimse bilmiyor. Bilmediği için, (Bunlar haram değildir) derse kâfir olmaz. Meşhur olan bir harama, mesela şaraba, domuz etine helal demek küfür olur.
Kocasından kaçarsa
Sual: Kocasından uzaklaşıp ayrı bir evde duran kadına nafaka verilir mi?
CEVAP
Kocasından kaçan kadına nafaka verilmez. Geri gelirse verilir.